Yakın Temas George Adamskı

                               Yakın  Temas George Adamski

Daha önceki yazımda bir insanın alıkonması ve temas yaşaması arasındaki farktan bahsetmiştim. Bu yazımda da George Adamski isimli temasçının ''Uzay Gemilerinde'' isimli kitabından bahsedeceğim. Bu kitabın içinden benim dikkatimi çeken bazı bilgileri sizlere aktaracağım.
Başta sizlere bu kitabın 1956 yılında çıktığını belirtmek isterim. Sizlere George Adamki nin dünya dışı canlılarla nasıl tanıştığını veya uzay gemilerine alınışını değil de dünya dışı canlıların verdiği bilgilerden bahsedeceğim. Tabi bunlarda çok önemli ama kitabı alıp okumanızı öneririm. George Adamski ile temas kuran canlılar fiziki görünüş olarak bizlere benzeyen canlılardır. Tabi gerek teknolojik gerekse ruhsal yetenekleri bizlerden oldukça üstün, verdiğim bilgilerde bunları daha iyi anlatacağım.
İlk olarak George Adamski nin dünya dışı dostlarıyla beraber uzay gemisine girerek orada bir üstat ile tanıştırılması ve o üstat ın biz Dünya insanları hakkında sözlediği bir sözü aktaracağım.
''Siz Dünya insanları birlikte çalışmak yerine birbirinize karşı bileşimler yaratarak sürekli olarak felaketi davet ediyorsunuz. Kendinizi, ilahi kökeninizden uzaklaştırdınız. Doğal kalmak yerine, varlığınıza pek çok sahte kavramlar eklediniz; bu, güzel bir kadının, kendi güzelliğini aşan çok sayıda değersiz süs eklemesi gibidir.''
Üstat ın bu sözünde bahsettiği ''Kendinizi, ilahi kökeninizden uzaklaştırdınız'' kısmına açıklık getirmek istiyorum. Eski çağlardaki atalarımız bu canlıları tanrılar olarak görmüştür ki hala böyle düşünen kişiler var. Ancak dünya dışı canlılarla kurulan temaslarda onlarda büyük bir yaratıcının varlığından çok sık bahseder. George Adamski nin başka bir üstatla görüşmesindeki bir yazıda üstat söyle der:
''Bu gelişme, yalnızca sizin doğa yasası diye isimlendirebileceğiniz şeye sıkı sıkıya bağlı kalarak başarılmıştır. Bizim dünyalarımızda, bütün zaman ve uzayı yöneten Mutlak Zeka'nın yasalarına uyarak geliştiği bilinir.''
Dünya dışı yaşamın dinlere de ters düşmediğini başka bir yazımda anlatacağım.
Şimdi sizlere George Adamski nin uzay gemisinin içinde dünya dışı dostlarının onu bir laboratuvar a götürmeleri ve George Adamski nin orada dikkatini çeken bir aleti sormasından bahsedeceğim.
''Gemiden ayrıldığını gördüğümüz iki diske ne olduğunu sormam için merakım beni harekete geçirdi.''
Bu disklerin ne olduğunu dünya dışı varlık söyle anlatır:
''Bu makineleri kullanarak, sizin insanlarınızın ne düşündüklerini ya da bize karşı düşman olup olmadıklarını da biliyoruz. Şayet çok kaba, korkutucu kelimeler ya da düşünceler varsa, bunlar kendilerini o türde resim haline getirirler ve kayıt cihazlarımız da onları toplarlar. Aynı yolla, sizin aranızda kendilerini dost ve kabullenici olarak kanıtlayanları da biliyoruz. Bütün evrende her şer, sizin Dünya'da 'titreşim' veya şimdilerde 'frekanslar' dediğiniz şeyle hareket eder. İşte biz bu frekanslarla ya da titreşimlerle diğer dünyaların dillerini öğreniriz''
 Burada bahsedilen 'titreşim' ve 'frekans' sözcükleri benim çok dikkatimi çekmiştir. Dünyamızda bulunan Stephen Hawhing veya Michio Kaku gibi başarılı bilim adamları hala daha titreşimler, frekanslar ve bunların dalga boyları üzerilerinde çalışmalar yapmaktayken 1956 yılında yazılmış bir kitapta bunlardan bahsedilmesi beni şaşırtan noktalardan biridir.


Son olarak bahsedeceğim olay Florida'da çıkan bir haberde bir izcinin başına UFO dan çıkan bir alev yönlendirilmesi ve izcinin yaşamını yitirmesi olayı...
George Adamski bunu dünya dışı dostlarına sorduğunda düya dışı dostları şöyle bir açıklama yapar:
''Aslında olan şey adamın korkmuş olmasıydı. Bunu kaçarak göstermek yerine, elindeki uzun bıçakla  ne yaptığını bilmeden gemiye saldırdı. Bu yüzden de, Keşif Gemisi'ni çalıştıran güce çok yaklaştı ve yandı.''
Sonrasında daha netleştirmek için olayı şöyle açıklar:
''Bilirsin ki bir ipin içinde ateş yoktur, ancak eller arasında hızla çekilirse yanığa sebep olur. Benzer bir şekilde, Keşif Gemisi'nden yayılan güç bu adamın vücudundan çok hızlı bir şekilde geçti ve dirençle hareket eden vücudun yanmasına neden oldu.'' 
Bu bilgiyi vermek isteme sebebim ise gerek filmlerde ve gerekse haberlerde dünya dışı canlıların kötü gösterilmeye çalışılmasıdır. Aslında olan tamamen bizlerin yaptığı hareketlerden ibaret onların bir alev topu atarak bir insanı öldürmeleri çok saçma olurdu.

                                                                           Hüseyin Müftüoğlu




Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Alıkonma Olayları

Dünya Dışı Canlıların Türleri